MESCİD-İ NEMİRE NEDİR, NEREDEDİR?
Mescid-i Nemire, Mekke’de Arafat bölgesinin kuzey-batı tarafında Müzdelife istikametinde Urene vadisi sınırları içinde bulunan mescidîn adıdır. Hacda arefe günü arefe hutbesi bu mescitte okunur.
Nemire Mescidi Arafat’ta bulunan büyük bir camidir. Arefe günü öğle ve ikindi namazları cemeat-i kübra (büyük cemeat) ile cem-i takdim (usulüne göre birleştirilerek) bu camide kılınır ve burada hutbe okunur.
Veda haccında Allah’ın elçisi (s.a.s.) için burada bir çadır kurulmuş ve Hz. Peygamber burada namaz kıldırıp hutbe okumuştur. Daha sonra buraya etrafı duvarla çevrilerek bir sahra mescidi yapılmış ve tepeciğe nisbetle “Mescid-i Nemire” adıyla meşhur olmuştur. Aynı zamanda bu cami tarih boyunca pek çok defalar yenilenmiş ve genişletilmiştir.
Son hâliyle içinde yaklaşık üç yüz bin kişinin namaz kılabileceği altı minareli bazı yerleri iki katlı bir cami hâline gelmiştir.
Nemire, Arafat’ın batı tarafında küçük bir dağın adıdır. Vedâ haccı sırasında Hz. Peygamber için burada kıldan bir çadır kurulmuştu. Yine burada Harem sınırının bittiği yerde Urene vadisinde düz bir alanda Resûl-i Ekrem Vedâ hutbesini okumuş ve öğle ile ikindi namazını cem‘-i takdimle kılarak vakfe mahalline geçmişti (Müslim, “Ḥac”, 147). Resûlullah’ın namaz kılıp hutbe okuduğu bu mekânda sonradan bir mescid yapılmıştır. Mescid kaynaklarda daha çok Mescid-i Arafe ve Mescid-i İbrâhim olarak geçer. Buraya vadinin adına izâfetle Mescid-i Urene, Arafat’a izâfetle Arafat Musallâsı da denilmiştir. Ancak Hz. Peygamber’in çadırının kurulduğu tepeciğe nisbetle Mescid-i Nemire diye meşhur olmuştur. Mescidin Arafat dahilinde bulunduğuna ve kıble duvarının tam Urene vadisine sınır olduğuna dair bazı âlimlerin görüşünü aktaran İbn Abdülber (et-Temhîd, XXIV, 419), mescid mahallinin Urene vadisine dahil olduğunu ve burada vakfe yapılamayacağını belirtir (a.g.e., XIII, 158). Bugünkü mescidin ise yalnız batı ve kuzeyindeki bir bölümü Arafat sınırı dışında kalmaktadır.
Resûl-i Ekrem’in insanlara hitap etmesi için Urene’de küçük taşlardan bir minber yapılmıştı. Sel suları zamanla bu minberi yıkınca Abdullah b. Zübeyr, Mekke hâkimiyeti sırasında buraya hurma kütüğünden yeni bir minber koydurdu. Burası, vakfe için gelen müslümanların öğle ve ikindi namazlarını cemederek kılmak üzere toplandıkları, etrafı duvarsız ve üstü açık düz bir alan iken Emevîler döneminde etrafı duvarla çevrildi.
Suûdî hükümeti Haremeyn’deki diğer mescidler gibi Mescid-i Nemire’yi de yıkarak iki defa yenilemiştir. İlk mescidin batıdan doğuya uzunluğu 150, genişliği 120 m. iken (18.000 m2) daha sonra artan hacı sayısı göz önüne alınıp 340 × 240 m. olarak genişletilmiştir. Son şeklinde iki ana yapıdan oluşan mescidin mihrabının bulunduğu ön duvar kademeli olarak genişler. Mihrabın olduğu ön kademenin iki yanında birer minare yer alır. Ön tarafta ikinci kademe üzerinde ortadaki diğerlerine göre biraz daha büyük üç dik kubbe bir simetri oluşturur. Kubbe kasnaklarında sekizer pencere yer almaktadır. Genelde geniş düz bir alan oluşturan mescid tavanına ön bölmede dikdörtgen şeklinde basık ehram çatılı, etrafı pencerelerle çevrili yirmi havalandırma yerleştirilmiştir. Mescidin 120 m. enindeki arka bölümü ise çift kat olarak planlanmış olup böylece mescide 28.800 m2’lik bir alan kazandırılmıştı. Bu sebeple ön bölüme göre daha yüksektir. Buranın genelde düz olan tavanı üzerine basık sekizgen piramit çatılı üç büyük havalandırma yerleştirilmiştir. Mescidin önde iki, ön bölümün arka köşelerinde birer ve arka bölümde mescidin ana girişinin iki tarafında birer olmak üzere 60 m. yükseklikte toplam altı zarif minaresi vardır. Minareler aynı tipte olup ikişer şerefelidir. Mescid ışığını yanlarda ve üstte bulunan çok sayıda pencereden almaktadır. Ana giriş dışında ön bölümün iki tarafında ikişerden dört büyük, 60 küçük olmak üzere toplam 64 kapı bulunmaktadır. Yaklaşık 300.000 kişinin aynı anda namaz kılabileceği Mescid-i Nemire’nin yanlarına çok sayıda tuvalet ve abdest alma yeri yapılmıştır.