HANDEME TEPESİ-
Ebu Kubeys dağının arkasındadır. Ebu Kubeys dağından yüksektir
”İbn-i Abbas (r.a)’ın rivayetine göre:
hendeme dağında mekke’ye gelip yerleşen, 80 peygamber (Aleyhisselam)’ın kabirleri vardır”
mekke fethi günün de Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi vessellem) kumandanlara şu emri vermişti:
“Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz! Hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz!”
İslâm ordusu Peygamber Efendimizin emri gereğince hiç kimseye kılıç kaldırmadan edeb ve hürmet içinde Mekke’ye dalga dalga giriyordu. Ancak bu arada, Hâlid bin Velîd Hazretlerinin kumandanlık ettiği kola hendeme dağı denilen yerde, bir taarruz oldu. Taarruz İkrime bin Ebî Cehil, Safvan bin Ümeyye gibilerle, topladıkları halktan bazıları tarafından yapılmıştı.
Hz. Hâlid (r.a), önce karşılık vermek istemedi. Çünkü emir bu meyandaydı. Ancak, müşriklerin saldırıyı hızlandırıp mücahidleri ok yağmuruna tuttuklarını görünce, vuruşmaya müsaade etti. Müşrikler kaçmaya mecbur kaldılar. Çarpışmada
hz halid (r.a)’in birliğinde görev alan iki mücahid Hubeyş b. Hâlid (r.a) şehid düşünce kürz b. cabir (r.a) Kendisi de onun cesedi etrafında mersiyeler okuyarak çarpışmaya devam etti ve şehid düştü. müşriklerden ise 13 kişi öldürüldü. Durum, Hz. Resûl-i Ekrem efendimiz tarafından öğrenildi. Hz. Hâlid huzura çağrıldı. Müşriklerin Müslümanlara saldırdıklarını, mücahidlerin ise sadece kendilerini müdafaa etmek zorunda kaldıklarını Hz. Hâlid’den öğrenince
“Allah’ın hüküm ve takdir ettiğinde hayır vardır.” buyurdu